Azez Yunus Emre Enstitüsü ve Şafak Derneği iş birliğiyle tiyatro, konferans, belgesel gösterimi, resim sergisi ve başarılarıyla ön plana çıkan kadınlara ödül takdimi gibi etkinliklerin olduğu 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Suriye Güvenli Bölge'nin farklı şehirlerinden gelen kadınların katılımıyla Azez Yunus Emre Enstitüsünde kutlandı. 

Türkiye’de ve Suriye Güvenli Bölge’de eğitim, kültür-sanat alanlarında faaliyet gösteren Şafak Derneği Genel Müdürü Hüseyin Taha programın açış konuşmasında dernek olarak Güvenli Bölge’de yürüttükleri sosyal, kültürel çalışmalar hakkında bilgi verdikten sonra; “Savaş mağduru Suriyeli kadınlar özelde olmak üzere bütün kadınların böyle anlamlı bir günde Yunus Emre Enstitüsü ile beraber gerçekleştirdiğimiz programla anılmaları, Dünya Kadınlar Günü’nün kutlanılması bizi çok mutlu etmiştir. Biliyoruz ki yarınlar vatanını seven, milletinin geleceğini düşünen anneler ile kurulacak.” dedi.

Birçok farklı etkinlikten oluşan program tiyatro gösterimi ile devam etti. “Suriye’de Acının Kadın Hâli” adlı sessiz tiyatro oyununda savaşın çocuklar ve kadınlar üzerinde bıraktığı travma canlandırıldı.

“Suriye'de Başarının Kadın Hâli” adlı konferansta savaşı gören ama ümitlerini hiçbir zaman kaybetmeyen Suriyeli üç kadın konuşma yaptı. Şair Hitam Elhamud şiirleriyle zenginleştirdiği konuşmasında; savaş coğrafyasında kadın olmanın zorluğunu bir kenara bırakarak mutluluğun, huzurun, aydınlığın peşinde koşan kadınlara Suriye’nin ihtiyacı olduğunu belirtti.

Fizyoterapist Esma Zemzem konuşmasında, “Kocam rejim tarafından tutuklandı ve yıllardır suçsuz yere cezaevinde yatıyor. Bütün zorluklara rağmen çocuklarım için, ülkem için, davam için mücadeleden hiç vazgeçmedim. Kocamın yaşayıp yaşamadığını dahi bilmiyorum. Ama o bana ve çocuklarıma yeni Suriye’nin hayalini bıraktı. Bizlere adanan bu güzel günde mutlu yarınlarımıza, Yeni Suriye’nin temeline kadın emeğini ve gücünü koymalıyız.” dedi.

Rejim hapishanelerinde 7 yıl yatan Fatma Elbakkur ise konuşmasında; “Yıllarca işkenceye, tecavüze maruz kaldım. İnsanlığımı dahi bana unutturdular, bir gözümü kaybettim. Kocam ve bir oğlum Suriye davası için şehit oldu. Ben insanlığımı hapishanelerde bıraktım. Bu güzel günde sorunları anlatmak istemiyorum. Sadece bu kadar kötülüğe maruz kalmama, kampta yaşamama rağmen ümidimi kaybetmedim. Yaşasın Yeni Suriye, yaşasın özgür Suriye.” dedi.

Güvenli Bölge’de başarılarıyla ön plana çıkan ve topluma örnek olan kadınlara ödüllerinin takdim edilmesinin ardından Azez Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Fikret Çıtak’ın kapanış konuşmasında; “Yunus Emre Enstitüsü olarak Güvenli Bölge’de dernek ve vakıflarla yaptığımız ortak çalışmalar, iş birliği hamleleri bizi mutlu ediyor. Kadınlar Günü programını Şafak Derneği ile düzenlememiz gelecekte iş birliğimizi daha farklı çalışmalarla güçlendirebileceğimizi gösteriyor. Bu anlamlı gün dünyanın farklı bölgelerinde Enstitü çatısı altında kutlanmakta, farklı programlar icra edilmektedir. Azez’den merhameti, cesareti ve iş ahlakıyla ‘güzel geçmiş zaman’ ile ‘bereketli gelecek zaman’ın mimarı olan bütün kadınların Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Bir günü kadınlara veren anlayışın karşısında zamanın eril ve dişil zihniyetle beraber yaşanması gerekliliğine inanan birisi olarak Suriye’nin cesur kadınlarının önünde saygıyla eğiliyorum.” dedi.

Program Suriyeli kadın ressamların eserlerinin sergilendiği “Çünkü Yapabilirsin” adlı sergisinin açılışının ardından ikramla sona erdi.

Resim sergisi 17 Mart’a kadar ücretsiz olarak gezilebilecektir.